Ajans İnsanları II

Sanatsal yetkinlikleri ile profesyonel dünyanın kavramsal sanrıları arasında salınan insanlar.

Ajans Ritüelleri

* Ajans içinde ve / veya dışında yapılacak toplantı öncesi prestijli bir kahve zincirine uğramak, uzun uğraşlar sonucu oluşturmuş olan, ince zevklerle bezenmiş özgün kahve kombinasyonunu almak, paketin üzerine kendi adının yerine başkasının adını yazdırmak böylece “Amele miyim? Herkes gibi adımı vereyim? Farklı olmayı seviyorum” mesajını vermek ve elinde kahve ile toplantıya girmek ziyadesiyle profesyoneldir.

* Ajansta düzenli olarak sabahlamak ve “Sabahlamazsak nasıl yetiştireceğiz, hayvan gibi iş var. Piyasadaki bütün işleri biz yapıyoruz. Yoğunluktan evin yerini, şeklini, şemalini unuttum.” mesajı vermek, gecenin ilerleyen ve sabahın ilk saatlerinde fotoğraf  ile destekli check-in yapmak; müşterisi için canını dişine takmış, dar terminlerin geniş yürekli profesyonel ajans imajını verir.

* Ajansa geldiğinde akşamdan kalma olmak, “Akşam yine ayarı kaçırmışız, her şeyi karıştırmışız, paralel evrenler arasında raks etmişiz, Hangover III’ü çekseymişiz olurmuş olm.” mesajını vererek Alka-Seltzer’siz bir hayat, bijon anahtarsız bir lastikçiden farksız mıdır? Üzerine derin sohbetlere dalmak, hüzünleri evde bırakmış her ajans profesyonelinin yapması gerekendir.

* Amerikan aksağanı ile Türkçe konuşan çalışanlara sahip olmak; ajans olarak, dünyaya hakim olunduğunu, globaldeki işlerin / metodolojilerin ne kadar yalanıp yutulduğunu, muassır medeniyet seviyesinin çoktan yakalandığını ve ötesinde mangal yapıldığını gösterir.

* Ajans içinde, çalışma esnasında:  “Ups, Ooops, Yeah, Oh Yeah Man, Come Onnnn, Shit, Awesome, Oha, Çüş, Hop, Toprağaaam, Panpaaam, Hayvaansınn vb.” tepkiler vermek, profesyonel bir ajansın çalışanlarının iş motivasyonu çakralarının açık olduğuna işarettir.

* Ajans bünyesinde, semaverde sürekli demlenen çay misali, her daim bir sunum hazırlama aksiyonunun varlığı, nasıl sunum hazırlanacağının dahi sunumunun olması; bol görselli, az mesajlı, şık tasarımlı sunumların keynotelardan taze çıkması; ajansın çocukluğuna inildiğinde özgüven problemi yaşanmadığını gösterir.

* Ajans ortamında concept ishali olarak, ota boka concept oluşturmak (içimizdeki ekipleri komoçko, mokoko ve rokoko diye böldük. Her ekibin ayrı süper gücü var. Komoçkolar stratejik bükücüler, mokokolar prodüksiyon bükücüleri, rokokolar ise creative bükücüler. Süper güçlerimizi birleştirince pikaçu olup tüm briefleri bükebiliyoruz, böylece siz müşterilerimize daha iyi hizmet veriyoruz.), üstüpü ile diş temizlemekten farksızdır.

* “Bi brainstorming yapıp geleceğiz”
diye çıkıp ajansın yolunu bulamamak, motivasyon amaçlı olarak ajansa yağlı güreş takımı çağırıp, çalışanlarla güreş tutturmaktan farksızdır.

* DVD’ci Metin’den düzenli olarak festival filmleri alıp sanatsal sularda boğulma tehlikesi geçiren ajans insanının yardımına, Bay Watch dizisinin yakışıklı / güzel kahramanlarından ziyade; fosforlu bermuda şortu, Eminönü’nden alınmış ipli Oakley gözlüğü, kıllı vucudu ve Maslak Oto Sanayi’nden alınmış şamdeli ile Hamit koşar.

* Herhangi biri ile telefonda, online ortamlarda konuşurken lokasyon belirtimi esnasında  “Ofisteyim” demek yerine “Ajanstayım” demek her daim daha havalıdır.

* “Evet çok yoğun çalışıyoruz. Kafamızı kaldıracak durumumuz yok. Ama ne kadar çalışırsak çalışalım, hayvanlar gibi eğleniyoruz. Zaten önemli olan da çalışırken eğlenebilmek değil mi?”
yaklaşımını benimseyerek , çalışanları diğer sektörlere göre daha uygun maaşlarla, daha etkin çalıştırmak; şehirler arası otobüs firmasına sahip olup elindeki filonunu tamamımının yolculukları esnasında yolun %37’sini vitesi boşa atarak gitmelerini ve motorinden tasarruf etmelerini zorunlu tutmaktan farksızdır.

* “Yaptıkları iş tamamen çakma olm. Yurtdışındaki X firmasının işinin aynısı almışlar Y firmasına çakmışlar. Hep bunu yapıyorlar. Hiç kimse farkında değil, herkes aferin diyor anlamıyorum.” 
tadında ajanslarının birbirlerinin yaptıkları tüm işleri eleştirmesi, her profesyonel ajans çalışanının yerine getirmesi gereken rutinlerin başında gelir.

* Ajans ortamından, projelerden, müşterilerle yapılan toplantılardan nitelikli ve özgün enstantanelerin, instagramda doğru filtreler ve metinlerle paylaşılması her ajans çalışanının smartphone’nunun boynunun borcudur.

* Müşterilere ve / veya potansiyel müşterilere toptantıya gidildiğinde foursquare’de check-in olup rakip ajanslara nispet yapmak önemlidir.

* Gidilmesi planlanan tüm etkinliklerin önce sponsorlarına bakıp, sponsorlarda tanıdık vs var mı diye araştırıp akabinde bilet talep ederek etkinliğe para vermeden gitmek; ajans ortamında damacanayı kafaya dikip su içmekten farksızdır.
* Yalnızlıkların, hüzünlerin, sevinçlerin emanet edilebileceği bir evcil hayvan sahibi olmak ajans insanlarının olmazsa olmazlarındandır.

* Genel olarak; Cihangir, Nişantaşı, Galata, Çukurcuma, Karaköy, Şişli gibi mekanlarla, tek başına, özgün ev eşyaları (dünyanın farklı yerlerinden toplanmış taso koleksiyonu, zengin bir çizgi roman / manga  koleksiyonu, nitelikli bir müzik arşivi, kullanılmış ıslak mendil koleksiyonu, karpuz çekirdeği koleksiyonu vb.)  ile döşenmiş evlerde oturmak, Alice’nin tavşanını takip ederken yaşanan deneyimlerin hangisinin gerçek hangisinin sanal olduğunun algı arafından farksızdır.

* Altı ayda bir mutlaka yurt dışına çıkmak, tercihen entelektüel ve sanatsal derinliği yüksek yerleri (Londra, Berlin, NewYork, Sao Paulo, Johannesburg vb.) tercih etmek, kendini sürekli sanatsal, entelektüel ve ruh gelişimine adamış dünya vatandaşı ajans insanına yakışandır.

* Sosyal Medya’da marjinal bir konuşma tonuna sahip olmak,  herkesin söyleyemediklerini söyleyebilmek, beğenilmeyen işler hakkında cesurca yorum yapmak, rakip ajanslara laf sokmak, düzene kafa tutmak, özgün içerikler paylaşmak; dijital dünyayı yakalamış ajans insanının üzerine vazifedir.

* Toplantı notunu ilüstrasyon olarak tutmak, her ortamda ne kadar özgün çizimler yapabildiğini ve ne kadar creative olduğunu göstermek; fırsat bulduğu her platformda t-shirtünü çıkarıp vücudunu gösteren bodycilerin kaslarını öperek insanlara tebessüm etmelerinden farksızdır.

* Türk dizisi izlemememek, izlese de izlediğini söylememek, söylese de insight toplamak için izlediğini söylemek; her Türk ajans çalışanının küçük yaşlarda Susam Sokağı’ndan çıkarmış olduğu en temel derslerin başında gelir.

* Elinin altında tiyatro takvimi, festival takvimi bulundurmak ve konuyu mümkün olduğunca son gidilen, ya da gidilmesi planlanan etkinliğe getirmek çok profesyoneldir.

* Reklamcılığı 5 sene sonra bırakıp, güneye yerleşip organik tarım yapacağım söylemlerinde bulunmak; SSK kuyruğunda yanındakinin hastalığını sorup, kendisine ilaç ve tedavi tavsiyesinde bulunan vatandaşın doktorluk hayallerinden farksızdır.

* “Ödülden ziyade müşterimizin iş hedefleri için projeler geliştiririz.”
söylemi ile yola çıkıp, verilen brief esnasında “Oha olm, bu briefin şu kısmı tam ödüllük değil mi? O kısımda şöyle bir kafaya gidersek Kristal garanti değil mi?” anlayışı ile devam edip de-brief esnasında ödül için kurgulanmış conceptin müşterinin iş hedeflerine ne kadar uygun olduğunu anlatmak profesyonel ajans duruşunu simgeler.

#ajansinsanları

Fikri Harika ‏

#ajansinsanları geç saatlere kdr çalışmaktan şikayet etmez, gece başka yaratıklara dönüşürler

Oruç Baba İnan

Müşteriye 1 işlenmiş fikir çalışıp 3 tane de eskiz bile olamayacak işi alternatif diye göndermek #ajansinsanları nın nirvanasıdır

Picasso’ya niyet Pikacu’ya kısmet tasarımlı ofislerde kreatife niyet reaktife kısmet fikirler için kuluçkadadır #ajansinsanları

Elif Ciğercioğlu

#ajansinsanları surekli bir parti ve sanatsal etkinlige katilir.

#ajansinsanları her musterinin o ajans icin tek musteri oldugunu sanmalarini ve paranizi biz veriyoruz kaprisini idare eder.

Aslı Karabulut 

tam projeyi teslim edeckken musteriden gelen aa tasarima kus da konduracaktik hadi bastan maili hayattan sogutur #ajansinsanları

bilalkök ‏

#ajansinsanları illa ki hasta oldukları birkaç karakter vardır asla Türk değildr jedi, Teksas tommiks gibi. Bunların koleksiyonunu sergiler

NvR ‏

#ajansinsanları musterinin her birinin arkasindan saydirmak birincil gorevidir! Konkur zamanlarindaki kuyruk sikisma donemi haric :)

#ajansinsanları her biri kendini turkiyenin en creative insani sayar! Creatif is cikaramamalarinin altinda hep baskalari vardir

Gizem Çetintaş

#ajansinsanları bi yemeğe on lira vermektan utanır, kırktan aşağısı kesmez.

Mehmet Ortaç ‏

sunumlara sakallı giderek toplantıya katılanlara, bütün gece sabaha kadar çalıştık yeaa mesajı verir #ajansinsanları

Aynur Gönce Bilenser

#ajansinsanları Öncelikle sabırlıdırlar. Gülmek için toplantının bitmesini beklerler :)

Mehmet Demir

#ajansinsanları creative ekip özgür olmalıdır.Müşteriyle yapılan toplantıya şort ve terlikle katılabilirler.

Mehmet Can

Müşterinin bütçesini bilmesine rağmen, o bütçenin 10 katı iş teklifi yapmak “bu ajans büyük düşünüyor” dedirtir (mi acaba??) #ajansinsanları

Rana Şencanlar

Akşama program yapabilmek için saat5’i beklerler, her an ACİL! konulu bir mail gelip mesai zillerini çalabilir #ajansinsanlari

sertac tomac

Logo buyutmek #ajansinsanlari gorev taniminin 1 numarali maddesidir. 2 numarali madde ise logoyu bir de sol tarafta gostermektir

Egemen Ozcan ‏

#ajansinsanlari her gunu madman ile sexandthecity arasinda geciyormus gibi davranan, emir kulu olusunu hic caktirmayanlara denir

Cem Batu ‏

#ajansinsanlari düzenli bir ilişkiye vakit olmadığı bahanesiyle bekarlığa ve potansiyel tüm ‘kısa ilişki’ deneyimlerine açılırlar

Diğer ajansın yaptığı iş hep kötüdür. Onlar çok daha iyisini daha önce sunmuşlardır ama müşteri yüzünden o iş olmamıştır. #ajansinsanlari

Devam Edecek…

Pazarlama İnsanları

Modern Profesyonel Dünyanın Kavramsal Sanrı İnsanları

Profesyonel iş dünyasındaki kavramları, ürünleri ve hizmetleri; fiyakalı metodolijilerin ışığı altında pişirilmiş stratejiler ile özgün ve süslü mesajlarla paketleyerek sunma, aksiyon alma gayretinde iken modern profesyonel dünyanın kavramsal sanrıları tarafından kendisi paketlenmiş ve farkındalık alıcı ayarları ile oynanmış insanlardır Pazarlama İnsanları.

Philip Kotler’in pazarlamayı, insanların fiziksel ve sosyal ihtiyaçlarını belirleme ve bu ihtiyaçları karşılama süreci olarak tanımlaması; farklı bir açıdan bakıldığında pazarlamanın kendisinin çalıp kendisinin oynadığı bir disiplin olduğunu gösteriyor. İhtiyacı da kendi oluşturuyor (tabi eğer yapabiliyorsa) akabinde de kendi karşılyor.

İhtiyaç oluşturmanın yolu da doğru paket yapabilmekten geçiyor. Paketleyebilme yetkinliği baz alındığında pazarlama insanları kapsamı da hem üretilen içerik açısından hem de üretilen içeriğin doğru mecralarda doğru ve özgün bir şekilde sunumu açısından aşağıdaki gibi genişliyor

* Reklam Ajansı / Dijital Ajans İnsanları

* Medya Ajansı İnsanları:

* Medya İnsanları (TV, Radyo, Gazete İnsanları; Celebrityler, Welebrityler, vb)

* PR İnsanları

Pazarlama İnsanları’nın Genel Özellikleri:
* Pazarlama profesyoneli, sabahın erken saatlerinde, haftanın en az üç günü hatırı sayılır bir spor kulübüne gider.

* Ünlülerin de çalıştığı (Kıvanç’ın baklavalarını çıkarmış olm herif, Ajda’yı yıllardır formda tutan Recep Hoca imiş olm) personal trainer ile birlikte takip ettikleri programa sadık kalarak sporunu yapar.

* Spor öncesi, mutlaka sporda olduğu statü bilgisi Foursquare, Twitter mecralarına verilir.

* Spor esnasında / sonrasında ise sağlıklı yaşam ve personal trainer ile çalışmanın faydasına dair tweetler atılır.

* Spordaki arkadaşlarına en son yaptıkları kampanyalarını ağızından salyalar akıtarak anlatırken alt taraftan da  “Siz yapabilir misiniz lan böyle bir kampanyayı? Kapak olsun size işte. Böyle koyarlar adama…” mesajı itina ile verir.

* Spor sonrasında kulübün sadece etkili ve ünlü insanların uğradığı prestijli kafesinde; Granola  veya Türkiye’de bulunmayan, “Bir türlü şunu da Türkiye’ye getiremediler be Hacım” dedikleri lifli mısır gevreği veya sadece yumurtanın beyazından yapılmış yağsız omlet tercih edilir.

* Kahvaltı sürecinde günlük tweetler takip edilirken: “Aslında bizim çocuklara söyleyeyim de Pikaçu lansmanını burada yapalım lan. Henüz kimse keşfetmedi bu mekanı daha” fikrini düşünmenin hazzı ile tebessüm eder.

* Kahvaltıdan sonra, herkeste bulunmayan yurtdışından alınmış özel muga, herhangi bir işaret vermeden garson kendisine özel filtre kahvesini doldurur.

* Vale’den aracını teslim alıp, özel mugını aracına itina ile yerleştirdikten sonra bir yandan araç kullanır bir yandan da profesyonel kahve yudumlar. İş yerine elinde mug ile girmek ziyadesi ile önemlidir.

* Irgat gibi ofiste kahvaltı etmek (börek, poğaça, sucuklu yumurta, arasında yumurtalar taşmış sandviç, kavurmalı kaşarlı tost, ucuz bir mısır gevreği,  vs yemek) pazarlama profesyonelinin marka kimliği ile uyuşmaz.

* Pazarlama profesyoneli, çalıştığı ve yaşadığı ortamda en şık giyinen ve / veya giyinmesi beklenen kişidir. Kıyafetlerinde marka seçimi, uyumu, aksesuar kullanımı, ve en önemlisi tüm bu paketin sunum sürecinde diğer fonksiyonlarda çalışanlardan farkını ortaya koyar.

* Erkek pazarlama profesyonellerinin ses tonu ve konuşması daha mikrofonik olur. Bu konuşma tarzı kendine güvenini ve “Ver markayı bana asfalt ağlasın… Rakipler egsozumun dumanını solusun..”  mesajını temsil eder.

* Pazarlama profesyonellerinin 179 kelimeden oluşan kendilerine özgü bir dilleri vardır.

* Linguistik perspektifinden değerlendirildiğinde, pazarlama profesyoneli dilinin bazı, İngilizce gibi gözükmesine rağmen dilde yer yer Türkçe, Fransızca ve yerel argo karışımları da gözlemlenmektedir.

* Pazarlama profesyoneli dili, baz olarak alınan İngilizce’nin Türkçe eylemlerle kombinasyonu ile şekillenir. (Feedback Verme, Brief Vermek, Debrief Yapmak, Insight Toplamak, Aduket Çekmek, Off-Brief Kalmak,  To-the-Point Olmak, Pike Çekmek, Gelişine Vurmak,  vb.)

* Pazarlama profesyoneli dili kullanılırken, herkesin (Halil Pazarlama’da çalışan bir pazarlamacının) kullandığı terimlerden ziyade daha özgün ve ilk duyulduğunda “Bu anlama geliyor lan şimdi. Herifteki donanıma bak. Biz ne İngilizce biliyoruz ne de pazarlama, hemen çaktırmadan zargan gireyim”. Hissiyatını verecek ifadeler kullanılmalıdır. (Low Hanging Fruit toplamak, Idea Push Back etmek, Greenhousing yapmak, Fingers Crossed, Headsuplaşmak, Tissuelaşmak, Lets get the hell out of here, None of your business Hamit, Gorgeous Idea, Air Bending Yapmak, Fikri Bayır Aşağı Vurdurmak, Mass ile Align Olmak, vb)

* Pazarlama profesyoneli dili kullanımında profesyonellerin birbirlerine hitabı da çok önemlidir. eMail ortamlarında ve/veya toplantı ortamlarında karşıklı olarak “Dear, Dude, Bro, Toprağam, Hafız, Hacım, NeYaptın vs.” Şeklinde hitap etmek büyün puan kazandırır.

* Pazarlama profesyoneli dili kullanımında ajans ile yazılı iletişim sürecinde emaillerin, üretilen dokümantasyonun tamamının İngilizce olması gerekir. Maillerin sonunda İngilizce kısaltmalar nakış gibi işlenmeli, (Udt, pls, roy, brf, dbrf, mtng, roi, prop, po, pikacu, pic, mov, pop, bt, mt, abm, bm, sbm, pm, lol, yeah, etc.) ajans tarafında “Oha be olm adamlara bak ne kadar hakimler İngilizce’ye bir de öyle kısaltmalar koyuyorlar ki bi bok anlamıyoruz. Sormaya da utanıyoruz. Kafamıza göre ilerliyoruz  tamk”  algısı oluşturulmalıdır.

* Pazarlama profesyoneli dilini dibine kadar kullanırken, kullanılan bir çok kavramın Türkçe karşılığının olmamasından yakınırlar Türkçe konusundaki hassasiyetlerini gündeme getirirler. (@sertactomac paylaşımı #pazarlamainsanları)

* Pazarlama profesyoneli mutlaka düzenli olarak yabancı kitap ve dergiler okur. Okuduğu kitap ve dergilerden alakalı alakasız her ortamda (Agency meetingte, internal status meeting te, twitterda, sir ağda salonunda, executive meetingte, executivelere presentation yaparken, Otomatikçi Sebahattin’in motor rektifiye atölyesinde brief verirken) bahseder. Konuyu bir şekilde okuduğu kitaba ve / veya dergiye getirir.

* Pazarlama profesyoneli kendisi haricindeki tüm topluma deney hayvanı muamelesi yapar. Deneklerine sürekli peynir, havuç, karpuz kabuğu vererek farklı durumlarda (manivelaya basıldığında, elektrik verildiğinde, deneğin üzerine kusulduğunda, deneğe sövüldüğünde, deneğin koltuk altı kılları koparıldığında vs) deneklerinin nasıl davrandığı anlamayı, insight toplamayı şiar edinmiştir.

* Pazarlama profesyoneli, eşekler gibi izlediği ama söylerse ayıp olacağını düşündüğü her diziyi, kadın programını, yarışmayı, filmi; insight toplama, “Halk neleri izliyor? Neleri beğeniyor?” kisvesi altında deneyimler.

* Pazarlama profesyonelinin kurmuş olduğu cümlelerin hiç biri Türkçe olarak bitmemelidir.
Ajanslardaki creative ekiplere öykünüp; reklam senaryosu yazmak, logo tasarlamak, marka bulmak, creative idea bulmak, çizim yapmak, mock-up tasarlamak, video çekmek; toplantı odasına atını sokup, ajansın getirdiği fikirleri dinlerken atına kesme şeker vermekten farksızdır.

“ Toplantım var, hayvan gibi yoğunum olm, sabahtan beri yerime oturamadım, bir fırsatını bulup arayacağım, daha öğle yemeği bile yemedim.” mesajlarını istatistiksel argümanlarla ifade ederek ajansı sabahın köründe ya da gecenin geç saatlerinde çağırmak, ya da o saatlerde de kesişim bulunamaz ise conf call yapmak pazarlama profesyoneli için önemli bir statü sembolüdür.

* Ajans toplantısında giriş konuşması yapmak, giriş konuşması esnasında herkese gaz veren, toplantının hedeflerini özetleyen konuşma yapmak çok profesyoneldir.

* Pazarlama profesyoneli toplantıya girerken mutlaka yanında, yurt dışından alınmış özgün bir kılıfı olan iPad olur. Amele gibi her konuşulanı not almaz. Azami bir ya da iki satır not alır ve “Olm herif amma kapasiteli lan, saatlerdir konuşuyoruz herif her şeyi aklına yazdı. İki satır not aldı. Gerçekten hak ediyor bu pozisyonu.” mesajını verir.

* Pazarlama profesyoneli toplantı esnasında aldığı iki satır notu da iPad’in standart not uygulamasından ziyade özel Meeting Minutes, Evernote gibi programlarda alarak, “iPad’i bile herkesin kullandığı gibi Angry Birds düzeyinde kullanmıyor. Adam verimlilik olayını çözmüş, paperless olmuş” mesajını verir.

* “Challenge” adı altında konuşulanlara bok atmak, farklı olmak adına mutlaka alternatif bir şeyler söylemek, pazarlama profesyonelinin özgün ve profesyonel düşünce yapısını ortaya koyar.

* Ajans ile yapılan toplantı sonunda konuşulanları maddeler halinde özetlemek: “1. Creative Ekipteyi Rıza Saatini Nereden almış?, 2. Account Manager Hamide’nin kaleminin markası neydi?. 3. Big & Bold farklı neler yapabiliriz? 4. Kaynaklarımızı nasıl verimli kullanabiliriz? 5. Yeterince mass e gidebiliyor muyuz? 7.Inovatif ve maliyeti uygun neler yapabiliriz biraz daha araştıralım. ” ve “Sizler saatlerdir hayvan gibi çenenizi yoruyorsunuz ama ben mevzuyu 7 maddede özetliyorum, çok iyiyim” mesajını vermek çok profesyoneldir.

* Ajanslara “Agency Fee’ye sürekli zam yapmak istiyorum, bunun için elimden geleni yapıyorum, hatta kendi kariyerimi riske atıyorum. Ama malesef Sudenaz, Pelinsu ve Himmet taş koyuyor” mesajını sürdürülebilir şekilde vermek çok profesyoneldir.

* Ajanslara düzenli olarak “Daha iyisini yapabilirsiniz. Hala bu kampanyanın bir sürü eksiği var.” Mesajını vererek ajans çalışanlarının havaya girmesini önlemek pazarlama profesyoneline büyük puan kazandırır.

* Ajansların sunmuş oldukları her işte mutlaka eleştirilecek bir şey bulmak (fontunu beğenmedim, pdf yapsaydın, kılı dönmüş vs) farklı düşünen farklı gören pazarlama profesyoneli duruşudur.

* Ajansın sunduğu işi düşürmek için objektif ve anlamlı sebepler gösteremiyorsa “içimize sinmedi’ derler. (@SezenSerez paylaşımı #pazarlamainsanlari)

* Pazarlama profesyoneli,  ajans  ilişkilerinde her zaman mesafeli olup, ense tokat yaklaşımlarından her daim uzak durur. Yapılan her espriye gülmez. İş önceliğini düzenli olarak vurgular.

* Ajansların projeler kapsamında yaptığı harcamalar konusunda “Rahat ol, koy …ne rahvan gitsin” algısı yaratırken 5TL’nin hesabını sormak fark yaratır.

* Yapılacak toplantıyı özellile ajansa aldırıp, kahvaltı, yemek vs hazırlanmasını sağlamak akaibinde gittiğinde konu ile ilgili sosyal medyada nitelikli fotoğraflarla paylaşımda bulunmak; Kerem Görsev dinlemeye gitmişken kulaklıkta Serdar Ortaç dinleyip masanın üzerine çıkıp oynamaktan farksızdır.

* Ajanslardan düzenli bir şekilde statü güncellemesi istemek ve “Olm sürekli yayıyorsunuz ama ben sizi hayvan gibi takip ediyorum” mesajını vermek çok profesyoneldir.

* Statü güncellemelerini belli bir patterne oturtmadan talep etmek daha şıktır. Ajans çalışanlarını sürekli şaşırtmak gerekir.

* Pazarlama profesyonelinin, “Atlar ile Marka yönetimi, Sushi ile Creative Düşünce, NLP ile Tüketici Davranışı, Golgi Aygıtı ve Sosyal Medya Pazarlaması, Pikaçu ve Mobil Pazarlama, Sir Ağda ile Pazar Araştırması, Koltuk Altından Gaz Çıkarma ve Semiotics, İkizlere Takke ve Medya Planlama, Sucuk pişirme ile debrief feedbacki verme, Karpuz Kesme ile Ajans Performans Yönetimi, Halden domates alımı ile teklif değerlendirme teknikleri, Komodo Ejderleri ile inovasyonda süreklilik, kiteboard ile sıradışı pazarlama profesyonelliği vb.” gibi her konuda  sürekli kendini geliştirmesi esastır.

* Pazarlama profesyoneli, kişisel gelişimin spiritüel kısmını her daim önceler. Bu bağlamda düzenli yoga yapmak, çakra açtırmak, baksı dansı yapmak, nefes atölyelerine katılmak, çevreyi feng-shui’ye göre düzenlemek, shiatsu eğitimi almak, radyestezi eğitimi almak, kristal taş terapisi yaptırmak, homoepati eğitimi almak, kinesioloji eğitimi almak, kiropratiğe hakim olmak, enerji kılıç ve kalkanları ile donanmak, telekinezi ve astral seyahat etmek çok profesyoneldir.

* Her dakika Philip Kotler, Michael Porter, David Ogilvy, Abdurrahman Pordoğan gibi konuşup ne kadar derin bir pazarlama bilgisi olduğu mesajını vermek, profesyonel bir toplantıda gazel okumaktan farksızdır.

* Pazarlama profesyoneli gitmiş olduğu her mekanda yer almış olduğu her deneyimde ilgili mekanın etkinlikleri, marka mimarisi, iletişim dili, iletişim uygulamaları, bunları hazırlayan marka ekibi, hazırlayan ajansa bok atmadan yorum yapmadan bu konuda ne kadar derin bir bilgiye dahip olduğunu göstermeden duramaz. Soranlara da “Ne yapayım meslek hastalığı işte elimde değil” demek “Oha olm adam ne kadar işini hazmetmiş ne kadar işine bağlı. Ne kadar hakim” mesajını verir.

* Pazarlama profesyonelleri, dünya kadar iş yapsalar da baskalarinin gozunde hep “Siz de işte böyle takılın eğlenin, goy goy yapın, biz eşek gibi çalışalım” algısı vardır. (@gckprenses paylaşımı #pazarlamainsanları)

* Profesyonel pazarlama insanı, salata soyarken bile atomu parçalıyor duruşu sergiler. (@haldunoz paylaşımı #pazarlamainsanları)

Devam Edecek

#ajansinsanları hashtag’i ile bir sonraki yazıya katkıda bulunabilirsiniz.