"Enter"a basıp içeriğe geçin

Etiket: the profesyonel

Çıkarılamayan Goller

fft81_mf2677679
Çıkarılamayan Goller 

O kadar işin gücün arasında bir de mülakat mı yapacaktı? “Bi türlü bulamadık gitti şu proje yöneticisini”  diye hayıflandı yine. Tam insan kaynakları ekosistemine söveyazıyorken departman asistanı aradı. Mülakata çağırıyorlardı. Üflerin püflerle raksından ortaya çıkan hüzünbaz melodiler eşliğinde aşağı indi.

Aldım Verdim Ben Seni Yedim

aldımverdim.001

Aldım Verdim Ben Seni Yedim

Kartvizit üzerinde ağız sulandıran bir şirketin köhne bir toplantı odası. Kabloların iç içe geçerek birbirleriyle uzun süreli ciddi bir ilişki yaşama kararı aldığı bir oda.

Odanın tabanındaki, orijinal renginin ne olduğu üzerine büyük bahisler dönen, kat görevlilerinin de yıkamaya tenezzül etmediği, üzerinden nesiller yürümüş halıfleks yüzünden Naz sürekli hapşırıyordu. Hapşırmaktan kafasını sabit tutamamasına rağmen hız kesmeden çalışmaya devam ediyordu. Çünkü cazibesi yüksek toplantı odaları müsait değildi ve elindeki sunumu bir an önce bitirmesi gerekiyordu. Aslında toplantının başında her zaman olduğu gibi iki kişiydiler. Sunumu birlikte hazırlayacaklardı. Kimin ne yapacağını projenin başında iş dağılımını yaparken çok net konuşmuşlardı.

Yalnızlık Ömür Boyu

Akşam saatleri. İş çıkışından sonra, mesaiye kalanların saati. Maslak gibi profesyonelin cirit attığı bir yer, hatta direk orası. Maslak gibi derken, altı kaval üstü şişhane yani, plazaların aralarında köşe bucak köfteciler de tutunmaya çalışıyor. Ticket’ları  akşam yemeklerine yetmeyen profesyoneller, öğlen T-Bone Steak ortalamasının 47TL olduğu havalı kafelerde malzemesi az yeşili bol salatalara talim ediyor. Güneş battıktan sonra ise yarım ekmek köfteye soğan doğruyor.

 yalnizlik_omur_boyu.001

Asansör açılıyor, plazanın birinden kahkülü kaymış bir profesyonel bayan figürü beliriyor. Binanın kapısından hızla çıkıyor, kafasında hesap kitap ne haltsa artık upraştığı ekmek törpüsü onun derdi olduğu için caddeye adım atarken dikkat etmiyor, az kalsın ezilecek oluyor. Şaşkınlık, yorgunluk ve korku kombo yapıyor, elini kolunu sallayarak bir anda arabaya analı avratlı sövüyor. Sinirler iyice gerilmiş vaziyette geceyarısında balkabağına dönen araba gibi, öğlen gittiği havalı kafe de gözünün önünde kayboluyor.

Fabrika Ayarlarına Dönüş Manifestosu

 

Fabrika Ayarlarına Dönüş Radikal

Her yıllanmış profesyonel filmin bir son sahnesi var. Son sahnede genellikle, işle güçle alakayı kesip deniz kenarına yerleşme, organik tarım ile uğraşma, bağcılık yapma, kafe açma, ekmek pişirme, üniversitede ders verme, kitap yazma, danışmanlık yapma, teknede yaşama, dünyayı dolaşma gibi aktivitelerin yer alması için evrene mesaj yollanıyor.

Hayata, temel insani fabrika ayarlarıyla başlıyoruz. Fakat zaman geçtikçe hayatın üzerimizdeki tasarruflarından dolayı  travmalar yaşıyoruz. (Ergenlik travmaları, aile travmaları, aşk travmaları, dost travmaları vb.) Yaşanan travmalar belleğimize kurulan programlar gibi, kaldırılsalar bile izlerini bırakıyor, hayatımızın geri kalan seyrine yön veriyor.