Kartvizitin Kadar Konuş

Kartvizitin Kadar Konuş

İş dünyasının asma bahçelerinde fütursuzca üzüm yiyebilmek için; iyi bir kulübün üyesi olup, doğru zamanlarda doğru anahtarları alıp, aldığın anahtarlarla doğru kapıları açıp üst seviyelere çıkmak, aşağıdan gelen doğru adaylara da bu anahtarları dağıtmak gerekiyor. İlk bakışta, başarının olabilmesi için çok fazla doğrunun kesişmesi gerekiyor gibi hissedilebilir. Ancak bu uğurda gidilmesi gereken yolun, alınması gereken aksiyonların detaylı açıklaması, yordamı; bu yoldan geçmiş deneyimli profesyonellerde ve / veya kişisel gelişim disiplininde yer alıyor.

Başarılı olma, güç sahibi olma, imrenilen biri olma, zengin olma, bağımsız haraket edebilme, her istediğini yapabilme arzuları bu yolun temel motivasyonlarını oluşturuyor. Temel motivasyonlara çocukluk evresinde yaşanan görece yoksulluk veya güçsüzlük deneyimi de eklendiğinde; başarılı olmak kaçılmaz oluyor.

Hikayenin başlangıcı: “Yoksulluk veya güçsüzlük, sizi başarıya ulaştıracak insanlardan da uzaklaştıran bir durumdur. Zenginler ile yoksullar arasında çok kalın bir çizgi var.” deneyimine dayanıyor. İşte bu deneyim ideal hedefleri tanımlıyor. Tanımlanan hedefler, tutkularla kesişiyor. Dolayısıyla teorik olarak gerekli hazırlıklar tamamlanmış oluyor.

Teorik hazırlıkları müteakip, pratikte, süreç nasıl ilerliyor?

* Hedeflerini daha net tanımlayarak. (Somut kariyer, iş, para, statü, tanışılacak insan, ezilecek insan, artislik yapılacak insan hedefleri)

* Hedeflerini tutkulu bir şekilde paylaşarak. (samimiyetsiz, bol beden dili kullanımlı, havalı paylaşımlar)

* Hedeflerine ulaştıracak etkili isimlerin listesini çıkararak.

* Etkili isimlerin istesini, “tanıdığı ve tanışmak istediği” şeklinde tasnif ederek.

* Tanışmak istediği isimler hakkında gerekli araştırmaları yaparak ve tanışma öncesi hazırlıklı olarak. Buluşma öncesinde, o kişi hakkında; tutkularını, kendisini gururlandıran en büyük başarılarını içeren tek sayfalık bir özet bilgi hazırlayarak.Buluşma esnasında da bu bilgilerden faydalıp karşısındaki insanı etkiyeleceğini umarak.

* Tanışmak istediği kişilerin asistanları, sekreterleri ile iyi ilişkiler geliştirerek. Hal hatır sorarak, hediye göndererek, güvenlerini kazanarak;ne kadar güzel olduklarından, ne kadar şık giyindiklerinden bahsederek; sorunlarını çözen kişi olarak.

* Tanışmak istediği insanlara ulaşmak için öncelikle Facebook, Twitter, Foursquare, Instagram, Tinder gibi ortamlardan faydalanıp yüz yüze kahve içme seansı kopararak.

* Ne kadar çok insan ile tanışırsa, o kadar çok fırsat ile karşılaşabileğini umarak.

* İlişkilerin kaslar gibi olduğunu, ne kadar çalıştırırsan o kadar gelişeceğini umarak.

* Yemeği asla yalnız başına yemeyerek.

* Sürekli işine yarayacak insanlarla kahve içerek.

* Toplumun gözü önünden asla kaybolmayarak. Sürekli gündemde göz önünde olarak. Tüm etkinliklere katılarak, tüm konuşma, röportaj fırsatlarını profesyonelce değerlendirerek.

* İlişkilerde takipçi olarak. Tanışma eyleminin gerçekleşmesini müteakip email / tweet vs atıp kendini hatırlatarak, hal hatır sorarak, karşı tarafın ilgisini çekecek bir paylaşımda bulunarak.

* Organizatörlere yardım eden, kendisi konferans / etkinlik organize eden, sahnede konuşmacılar arasında yer alan, konferans içinde konferans düzenyelebilen, tanınmış kişilerin etrafında dolaşan, bilgi merkezi olan, hedeflerini iyi tanıyan, verilen araları verimli bir şekilde değerlendiren, konuşmacılardan ziyade işe yarayacak katılımcılara odaklanan biri olarak

* Mekan sahipleri, headhunterlar, lobiciler, sivil toplum kuruluşu insanları, politikacılar, halkla ilişkiciler, gazeteciler, iş adamları gibi Network’ü geniş olan kişilerle ilişki kurarak.

* Hızlıca sohbeti başlatabilecek, devam etmesini sağlayabilecek, arada bir yakınlık oluşturabilecek, karşıdakinin beğenisini hızlıca kazabilecek düzeyde ayaküstü konuşma sanatına hakim olarak. Hakimiyet sağlanamadığı takdirde her zaman işe yarayacak sekiz kelimeyi kullanarak: “Sen bir harikasın. Daha çok şey anlat lütfen”

* Hikayesi tutkularla bezenmiş, heyecanlı bir o kadar da ilgi çekici zımni olarak hedefleri gözeten bireysel marka yaratarak ve doğru yöntemlerle iletişimini yaparak.

Her şeyi çok iyi hesaplayarak uygulamasına ve adres defterinde 5bin insan olmasına rağmen; zamanı temsil eden kum taneleri birbirlerini kovalarken, son karede, kendine baktığında, kendini hedeflenenden çok uzak, yalnız, çaresiz ve güçsüz bulabilir.

Malesef ilişkilerin matematiğine olan tutkusu, samimiyete karşı gözünü kör edebilir. Kendisi gibi diğer kartvizit profilleri ile birlikte körler sağırlar olarak sürekli birbirlerini ağırlar ve hayatlarının geldiği noktanın farkına varamazlar.

Dostlukların mutlak değerlerinin yalıtılmasını imkansızlaştıran şey, ortalıkta kartvizit profillerinden başka bir şey göremeyen, başka sistem düşünemeyen bir düzenin varlığından başka birşey değildir.

21.09.2014 Tarihinde Radikal’de yayınlanmıştır.